
Elazığ’ın Koca Mustafa Paşa mahallesinde oturan Bekir Hoca’nın genç ve güzel bir karısı vardır. Bekir Hoca, Harput’ta namusu ve iyiliğiyle tanınan yumuşak başlı temiz bir insandır. Karısı ise, gençliğinin verdiği tecrübesizlikle evli olduğu halde, komşularından soylu bir aileden olan genç, yakışıklı Mamoş (Memet) ile ilişki kuracak kadar toydur.
Mamoş’la Bekir Hoca’nın karısı arasındaki sevgi gittikçe alevlenir. Etraf da bunu sezmeye başlamıştır. Fakat sevdâlılar bundan habersizdir. Fırsat buldukça buluşur, konuşur ve sevişirlermiş. Bekir Hoca bunun nereye varacağını hesaplamaktadır.
Bir gün karısına Harput’a gideceğini ve akşam dönmeyeceğini söyler. Bu fırsattan yararlanan genç kadın, Mamoş’u eve davet eder, yerler, içerler ve eğlenirler. Bekir Hoca ise Harput’a gitmemiştir. Karanlık bastırınca eve gelir, sessizce kendi anahtarıyla kapıyı açar, sevdâlıların bulundukları odanın önüne gelir.
İçerden onların eğlenceli çığlıklarını duyar, tabancasını çekerek odaya girer. Girer girmez tabancasını ateşler, Mamoş’u kalbinden, karısını da ağzından vurarak öldürür. Bu olaydan sonra Bekir Hoca zabıtaya gider ve teslim olur.