Hayâtı
Devlet sanatçısı Prof. Dr. Nevzat Atlığ‘ın babası, Edirneli ve süvari albayı olan bestekârımız Nazmi Atlığ’ın, mesleği nedeniyle görev yeri değiştikçe, musikinin oluşturduğu çevre insanları da değişiyordu.
Bu yüzden Nazmi Atlığ, hem çocuklarına uygun okulların bulunduğu, hem de birlikte çalışabileceği musiki meraklılarıyla karşılaşmasının kolay olabileceğini düşünerek, daha çok büyük ilçe ve şehirlerde görev yapan jandarma sınıfına geçti.
Böylece, Geliboluya atanarak alıştıkları musikili hayâtın mahrumiyetini çekmediler. Nazmi bey, sanki Geliboluya gelen jandarma yüzbaşısı değil de, keman çalan ünlü musikişinastı.
Udunu, cümbüşünü, tanburunu kapıp gelenler, sesinin güzel olduğuna inananlar ve musikiden anladığını söyleyenler hatta, çocuğuna musiki öğretmesini rica edenler, bir hafta geçmeden ahbap kadrosuna kayıtlandılar.
Gelibolu’da dönemin zor koşullarından dolayı öğretmen sıkıntısı vardı. Boş geçen müzik derslerine de Yüzbaşı Nazmi Atlığ girerdi. Ailecek sevdiler Gelibolu’yu. Nazmi bey, yine evini musiki toplantılarına açtı. Eşi Seniha hanım, adeti olduğu üzere zahmetli ev sahibeliğinden yerinmeyi aklına bile getirmedi.