Neyzen Yusuf Paşa

Neyzen Yusuf Paşa

Türk sanat müziği bestekârlarımızdan Neyzen Yusuf Paşa; hayâtı, besteleri, sitemde bulunan saz eserlerinin bütün bilgileri, notaları ve video yorumları.

Hayâtı

Neyzen Yusuf Paşa, 1820 yılında, Beşiktaş Mevlevîhânesi’nin, hareminde dünyâya geldi. Aynı tekkenin şeyhi, Mahmud Dede’nin, torunu, Neyzen Said Dede’nin, oğlu, Salih Dede’nin, yeğenidir.

Amcası Salih Dede ile birlikte, yirmi bir yaşında, Sultan II. Mahmud döneminde ve 1840 yılında, Muzika-i Hümayun’a girdi. O da, Salih Dede gibi, ney çalmasını, dergahta öğrenmiş, babasından yararlanmıştı.

Musika-i Hümayun’da bulunduğu yıllarda, burada bulunan değerli hocalardan, ayrıca, Hüseyin Fahreddin Dede’den, müzik öğrendi. Sultan Mecid, tahta çıkışından sonra, beğendiği ve takdir ettiği Yusuf Paşa’yı, “kurenalık ve musahiblik”le saraya aldırttı. Abdülaziz’in padişah oluşundan sonra da, aynı görevde kaldı.

Mesleğinde ilerleyerek, ferikliğe kadar yükseldi ve padişahın Mısır gezisine de katıldı. Bu sıralarda, “mabeyinci”lik görevini sürdürüyordu. Sultan Aziz’in tahttan indirilmesinden hemen sonra, resmi görevinden ayrılarak Beşiktaş Mevlevîhânesi’ne, neyzenbaşı oldu.

Zâten daha önce çilesini burada tamamlayarak, “Dede” ler sınıfına katılmıştı. 1884 yılında vefât eden Neyzen Yusuf Paşa, aynı mevlevîhânenin, türbesine defnedilmiştir.


Yusuf Paşa, daha çok, Mızıkalı Celal Bey adı ile bilinen, Mehmed Celal İyisan’ın, babası, 1940 yılında ölen kemani, Reşat Erer‘in, dedesidir.

Şişman, neşeli, esprili, yakışıklı bir adammış. İçkiye düşkün olduğundan, her içki içişinde, şeyh olamadığına, çok üzülürmüş. Geleneksel ney icrâsının özelliklerini, kendinden sonra gelenlere aktaran, başlıca ustalardandı ve Hüseyin Fahreddin Dede ayarında, bir neyzendi.

Sultan Aziz’e, hocalık ettiği öne sürülür, fakat en tanınmış öğrencisi, Osman Dede’dir. Hoşsada’da kaydedildiğine göre, bardaklara, çatallarla vurarak, hafif eserler çalar, Küçüksu’da, söğüt dallarını keser, ney gibi yontar ve üflermiş.

Yusuf Paşa da, amcası Salih Dede gibi, geçen yüzyılın, en önemli saz eseri, bestekarıdır. Makamlarımızın, seyir ve hareketini, iyi kavramış, duygulu ve sağlam eserler, bırakmıştır. Bize bıraktığı bu, yirmi üç saz eseri, repertuarımızın en güzel örnekleri arasındadır. Sözlü eserler de bestelemiş olmasına rağmen, saz eserleri ile, ünlüdür. Eserlerinin toplamı kırkı bulur.
Kaynak: eksd.org.tr

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top