Hüseyin Fâzıl Bey

Hüseyin Fâzıl Bey

Hüseyin Fâzıl Bey’in hayâtı ve Klâsik Türk müziği eserlerine güfte olan şiirleri ile ilgili eserlerin; bütün bilgileri, sözleri, notası ve video yorumları.

Hayâtı

18. yüzyılda yaşamış olan divan şâirlerimizden Hüseyin Fâzıl Bey, 1759 yılında, Akkâ’da dünyâya geldi.

Enderûn mektebinde yetiştiği için, “Enderûnî” (Enderûnlu) lâkâbını almıştır. Akkâ muhafızı, Zâhir Ömer’in torunudur.

Babası öldürülünce, Fâzıl ve kardeşi Hasan, amcaları ile birlikte İstanbul’a getirildi. Hükümdarın fermanı ile, kendisi ve kardeşi, 1775 yılında, Enderun’a alındı.

Sefahate düşkünlüğü ve aşk maceraları dolayısıyla, saraydan çıkarıldı ve İstanbul sokaklarında on iki yıl, serseri bir hayât sürdü. Daha sonra, devlet büyüklerine yazdığı övgü dolu kasidelerle, memurluk talep etti.

Anadolu ve Rumeli’de memuriyetlerde bulundu. Hicivlerinden rahatsız olanlarca, şikayet edildi ve 1799 yılında, Rodos’a sürüldü. Rodos’ta iken, gözlerini kaybetti ve daha sonraki on yılını da, yatakta geçirdi. Ölmeden bir iki yıl önce, gözlerinin açıldığı belirtilmektedir.

1810 yılında ölen Hüseyin Fâzıl Bey, Osmanlı döneminde, toplatılan ilk kitap olan, “Zenanname”yi (Kadınlar Kitabı) yazan şâirdir.

Eserleri

  1. Defter-i Aşk
    Şâir, başından geçen aşk mâceralarını hikâye eder. Saraya alınışını, Enderûn’daki bazı delikanlılara âşık olunca kovuluşunu, sefâletini ve bir çingene genciyle olan gönül ilişkisine yer verir.
  2. Hûban-nâme (Güzel Oğlanlar Kitabı)
    Dünyânın çeşitli uluslarına mensup delikanlıların cinsel ve fiziksel özelliklerini anlatır. Sevgilisi, diğer ülkelerin güzel erkeklerini de öğrenmek istediğini söyler ve Fâzıl bu isteği yerine getirmek için kaleme sarılır.
  3. Zenannâme (Kadınlar Kitabı)
    İngiliz ve Rus kadınlarını birbirinden ayıran cinsel özelliklerden, kadınlar hamamında nasıl kavga edildiğine ve İstanbul’da kaç çeşit kadın yaşadığına ilişkin çarpıcı bilgiler yer almaktadır.
  4. Çengi-nâme
    Fâzıl’ın, İstanbul’daki meşhur köçekleri tasvir ettiği bir eseridir. Rakkâsnâme diye de bilinir.
  5. Divan
    Dini şiirler, devrin büyüklerine övgüler ve yine delikanlılar için yazılmış gazellerle doludur. Hüseyin Fâzıl Bey, bu şiirlerle kendisine özgü bir tarz yaratır, o güne kadar söylemeye cesâret edemediği bazı ifâdeleri açıkça kullanır.

Kaynak: tr.wikipedia.org

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top