
Türk sanat müziği bestekârlarımızdan Zeki Mehmed Ağa; hayâtı, besteleri, sitemde bulunan eserlerinin bütün bilgileri, sözleri, notaları ve video yorumları.
Hayâtı
Zeki Mehmed Ağa, tanbûrî ve bestekâr Nûman Ağa‘nın oğlu, altı çocuğunun beşincisidir. 1776 yılında, İstanbul’da dünyâya geldi.
Küçük yaşında babasından tanbur çalmasını ve müzik öğrenerek, Sultan III. Selim zamanında, babasının hoca olarak bulunduğu Enderûn’a “Çavuş Mülâzımı” olarak alındı.
Özellikle Tanbûrî İzak‘tan yararlanarak, bu sanatın bütün inceliklerini öğrendi. Zamanla tanbur icrâsında, üstün bir ustalık kazanarak, daha babasının zamanında büyük üne kavuştu.
Enderûn geleneklerine göre, çavuşluğa terfi ederek, III. Selim ve II. Mahmud dönemlerinde saraydaki “Huzur Fasılları” na katıldı. Daha sonra, Sultan II. Mahmud’a muhasib oldu.
Sarayda, babası ile aynı ilgiyi gördü. Numan Ağa’dan ve İzak’tan yararlanmakla birlikte, tanburu onlara benzemeyen, değişik ve güzel bir uslûbla çalardı.
Çok titiz ve geçimsiz bir yaratılışta olduğundan, belki de kıskançlığından, oğlu Osman Bey’e bile tanbur öğretmemiş, bu yüzden olsa gerek hayli eseri unutulmuştur.
Oğlunun Enderûn’a alınması için, Padişah da dâhil, ileri gelenleri çok rahatsız ettiği söylenir. Eşinin şikâyeti üzerine, bilinmeyen bir sebeple, 1820 yılının ortalarında, Midilli’ye sürgün edildi. Bir yıl orada kaldıktan sonra, 1821 yılında bağışlanarak, saraydaki görevine iade edildi.
Hammâmîzâde İsmail Dede Efendi‘nin Hicaz’a gittiği yıl, o da gitti.
Türk Sanat Mûsikisinin en büyük saz müziği bestekârlarından biri olan Zeki Mehmed Ağa, sözlü eserler de bestelemesine rağmen, titiz yaratılışı gereği, verimli olamamıştır. Daha doğrusu, bir peşrev bestekârıdır.
Bunlardan; Ferahnâk, Mahûr, Zâvil, Ferahfezâ, Irak, Nevâ, Hisar-bûselik ve Şehnaz bûselik peşrevleri, en tanınmış olanlarıdır.
Ferahnâk makâmındaki peşrevini, Şâkir Ağa‘nın isteği, Ferahfeza makâmındaki peşrevini ise, Sultan II. Mahmud’un emri ile, Dede Efendi’nin takımı için bestelemiştir.
Hacı Sâdullah Ağa‘nın, arazbar bûselik faslının peşrevi de Zeki Mehmed Ağa’nındır.
Mûsiki eseri olarak; ondört peşrevi ile, altı kadar şarkısı biliniyor.
Kaynak: eksd.org.tr